Dr. Plastic Surgery

Hasta acil olarak gelmişti ve hemen kayıtları yapıldı; Dr. Plastic Surgery haberdar edildi. Ve hasta hemen ameliyata alındı. Arka planda kalp atış sesleri duyuluyordu. Ardından hasta yakınlarına metanetli olmaları, durumun ciddi olduğu ve ellerinden geleni yapacaklarını söylediler. Ekip hemen operasyona başladı.

Evet hızlı bir şekilde aksiyona giriş yaparak başladı yazımız. Yeldeğirmeni’nde Karakolhane Caddesi 50 numaralı dükkanda gider gitmez yaşadıklarımız bu şekildeydi. Aslında Yeldeğirmeni kendimiz için çizdiğimiz alanın dışında bir yer ve bugüne kadar bu alan çizgimizi de koruduk. Ancak bu etkinliğin başlangıcı Moda’ya dayanıyor.

Bir gün Tribu Cafe önünde kahvemi içip müdavimlerle sohbet ederken üzerlerinde turuncu yelek olan, baretli 4 genç dikkatimi çekti. Ellerinde proje ruloları, fırçalar ve bir merdiven ile sokakta duvarlara birşeyler yapıyorlardı. İlginç birşeylere gebe olduğumuz belliydi. Hemen makinamı alıp peşlerinden gittim. İlk önce az önce uygulama yaptıkları duvara baktım. Bu bina Metin Oktay apartmanına komşu olan, Büyük Fikret apartmanıydı. Onların hikayesi de başka bir yazımın konusu olsun. Neyse duvarda pet şişe gövdeli kedi ayaklı, kuyruklu bir görsel vardı. Hiç bir yazı, açıklama vs yoktu. Merakım daha da arttı ve ileride uygulama yaptıkları alana doğru hızlanarak yakaladım onları. Bu sefer de yumuşatıcı plastik ambalajında kedi ayakları olan bir görseli duvara yapıştırıyorlardı.

Sohbete başladım, bir yerde görevli olup olmadıklarını sordum, değillerdi. Bu şekilde giyinerek bir canlandırma yapıyor, aktif bir sanat sergiliyorlardı. Diğer insanların gözünde görevlilermiş gibi bir imaj vardı ve onlar da yaptıkları işi büyük bir ciddiyetle yapıyorlardı. Gerçek isimlerini sormadım, sorgulamadım. İlerleyen günlerde bir etkinlikleri olacağını öğrendim, haberleşmek üzere instagram hesaplarımızı aldık ve ayrıldım.

Poşetiniz ne zamandır sizinle?

Önceki gün instagram hesaplarında beklediğim aktivitenin bilgisini görünce de soluğu yanlarında aldım. Yeldeğirmeni Karakolhane caddesinde, boşaltılmış, üzerinde yel değirmeni figürü olan bir dükkana düzenleme yapmışlardı. Hemen girişte bir banko, üzerinde reçeteler, kayıt defteri, kaşeler ile gelen hastaları karşılıyordu. Burada ilk sorular “poşetiniz ne zamandır sizinle?” “bu yıpranmaları ilk ne zaman farkettiniz?” şeklinde olup belirtiler düzgün şekilde kayıt defterine işleniyordu.

Yapılan kayıt sonrası doktorlara haber verilip hastanın durumuna göre ameliyata alınıyor. İnanmayacaksınız ama orada olduğum süreçte bir poşete beyin ameliyatı yapıldı, bir diğer poşet de doğurdu.

Eğer üç adet kullanılmış plastik ambalajı buraya verirseniz size bir hediye veriyorlar. Bunlar önceden kullanılmış, şimdi sağlığına kavuşmuş ama bundan sonraki hayatları için mutlu yuvaya ihtiyacı olan önemli plastik objeler. Tek tek özenle cam kavanozlara konulmuş, içlerinde bilgi notları da olan şekilde ambalajlanmışlar.

Dr. Plastic Surgery ve ekibi

Dört kahramanımızla yaptığım sohbette malesef her birinin konusunda uzman, plastik tıp geçmişleri dışında bilgi alamadım. Zaten kurtarılmayı bekleyen o kadar çok plastik ambalaj vardı ki, kıymetli zamanlarını çalıyor olmak rahatsız etti. Bir gün gerçek kimlikleri hakkında bir röportaj yapma sözü alıp ayrıldım. Yakında kim olduklarını, şimdiye kadar neler yaptıklarını ve neler yapacaklarını konuşacağımız bir yazıda buluşmak üzere.